EŞSİZ TEKNOLOJİMİZ

Cildin doğası ve sağlığı

İnsan vücudunun en büyük organı olan deri, çevresel faktörlere, çeşitli enfeksiyonlara ve yaralanmalara karşı ilk savunma hattıdır. Cildin kalitesi ve durumu kişinin sağlığı, zindeliği ve güzelliği algısına büyük ölçüde katkıda bulunur.

Deri üç ana katmandan oluşur: epidermis, dermis ve hipodermis.

Derinin en dış tabakası olan epidermis, mekanik ve antimikrobiyal bir bariyer görevi görür ve cilt tonumuzu oluşturur. Epidermis katmanlardan oluşur ve vücudu virüslerden, bakterilerden, patojenlerden, güneş radyasyonundan ve ayrıca ısı ve su kaybıyla kurumadan korur. Bu koruyucu tabaka, düzenli olarak bölünüp yenilenebilen keratinositlerden oluşur.

Epidermisin altında yer alan dermiste, etrafı ekstraselüler hücreler ile çevrilmiş fibrolast adı verilen hücreler yer alır. Bu ekstraselüler ortam bir glikoprotein jel içinde yüzen kolajen ve elastin liflerden oluşur. Dermis, bol miktarda su ve hyaluronik asit içerir. Hyaluronik asit dermiste suyu tutar ve kollajen ve elastin liflerini stabilize etmede önemli bir rol oynar. Dermis, vücudu strese karşı koruyan, hacim kazandıran ve iyileşme sürecinde önemli bir rol oynayan bir yastık görevi görür.

Hipodermis cildin en içteki tabakasıdır ve fibroblastlar, yağ dokusu ve makrofajlardan oluşur. Termoregülatör ve enerji deposu olarak önemli bir rol oynar.

Yaşlandıkça cildimizin görünümü ve kalitesi değişir. Cildin bakımı, yaşlanma sürecini kısaltmak ve olabildiğince uzun süre sağlıklı tutmak, cildin sağlığı genel yaşam kalitesini etkilediği için çok önemlidir.

Gerçek etkiyi elde etmek için aynı anda cildin tüm seviyelerinde çalışmak son derece önemlidir. Epidermisi geçmek ve aktif bileşenleri cildin alt tabakası olan dermise indirmek önemlidir, çünkü yaşlanma süreçlerinin tam olarak gerçekleştiği yer burasıdır. Dermisin ana hücresi olan fibroblastlar, cilde hacim kazandıran ve sağlıklı ve pürüzsüz görünmesini sağlayan kolajen ve elastin proteinlerini ile hyaluronik asit üretirler. Zamanla fibroblastlar yaşlanır, daha az yapısal protein üretir ve cilt yaşlanmasına ve cilt sağlığının bozulmasına neden olur. Bu nedenle, pek çok cilt bakımı ürün grubu veya tedavisinin ana meselesinin, bunları korumak ve iyileştirmeye çalıştırmak olması şaşırtıcı değildir.

Modern estetik tıbbın en umut verici yönlerinden biri, cildin özelliklerini iyileştirecek non-invaziv ürünler yaratmaktır. Bu tür ürünleri geliştirmek, çok sayıda araştırma, uzman çalışanlar, en yenilikçi teknolojiyi ve özenle seçilmiş bileşenlerin formülasyonunu yapmayı gerektirir. Forlle'd ürünleri, cilt bakımına fizyolojik, etkili ve güvenli bir yaklaşımın örneğidir. 

Forlle’d Teknolojisi

Forlle’d Teknolojisi, ultra küçük moleküler bileşenlerin eşsiz taşıma sistemi ile birleştirilmesine dayanır; cildi enjeksiyona gerek kalmadan yenileyerek, canlandıran ve eski genç görünümüne getirmeye yardımcı olacak formülasyonlar üretilmesini sağlar.

İyonize mineraller ile düşük moleküler ağırlıklı hyaluronik asit kompleksinden oluşan Forlle'd Yenilikçi Nano-Taşıma Sistemi (FINDS), cildin doğallığını derinlemesine nemlendirmek ve güçlendirmek için, aktif bileşenlerin bütünlüğünü bozmadan cildin tüm katmanlarına noninvaziv olarak taşınmasına yardımcı olur.

FINDS sayesinde 8 saat içinde cildin tüm katmanlarında aktif bileşenlerin% 70 penetrasyon oranı gözlemlenebilir. Bu, cilt için gözlemlenebilir ve uzun süreli sonuçlara yol açan bağımsız bir kaynak çalışmasıyla kanıtlanmıştır.

Forlle'd Innovative Nano-Delivery System ile Forlle'd ürünlerindeki benzersiz düşük moleküler ağırlıklı aktif bileşenlerin kombinasyonu, cildin yaşlanmasıyla tüm yönleri ile bütünsel ele almak için epidermisinde ve dermiste sinerjik olarak çalışmaktadır:

Dermis Rejenerasyonu ve Hücre Yenileme

Cilt Koruma ve Lipid Bariyer Onarımı

Mineral Dengesinin Sürdürülmesi

Yüz Mikrobiyom Koruması

Hidrasyon ve Fizyolojik Biyostimülasyon

Detoks Etkisi ve Serbest Radikallerden Korunma

Düşük Moleküler Platin

Çok özel bir antioksidan olarak üretilmiştir. Öncelikle inorganik olan platin molekülü, organik iyon özelliklerine kavuşturulmuştur. Böylece hücre içi kompartmanlarda taşınabilecek özelliğe kavuşmuştur. Ayrıca cilt penetrasyonunu artırmak için Platin, formüller içinde iyon halinde tutulur.

Dünyada ilk iyonize platin mikro:

Platinum nano-colloid (2-4nm) > Micro [ionized] platinum (0.2 nm)

Platin iyonu geleneksel antioksidanlardan daha güçlüdür. Daha kalıcı etkiye sahiptir. Co-enzim Q10, alfa lipoik asit, gibi geleneksel anti-oksidanlar, tek tip serbest radikali nötralize edebilirken, organik platin iyonu 11 ayrı formdaki serbest radikali nötralize eder. Daha güçlü ve daha uzun etkilidir.

Tirozinaz enzim aktivitesini baskılayarak aşırı melanofor üretimini engeller.

Organik platin iyonunun vücut sıcaklığınaki titreşim dalga boyu kızıl ötesi güneş ışınlarınınki ile aynı olduğundan, cilt güneş gördüğünde kızıl ötesi ışınlarla rezonansa girip fibroblastları daha çok uyarır. Bu rezonansa bağlı etki artışı, leke tedavisi, kollajen kaybına bağlı durumlarda çok daha başarılı sonuçlar vermesini sağlar.

Atonik ciltlerde biyostimülasyon sağlar.

Platin iyonu bir katalizör de olduğu için ciltteki pek çok reaksiyonu da kolaylaştırır. Metabolizmayı hızlandırır.

Hyaluronik Asit

Düşük Moleküler Hyaluronik Asit (mikro moleküler Hyaluronik asit) her üründe formülün standardı olarak yer alır.

Standart bir Hyaluronik asid molekülünün çapı: 3.000-20.000 nanometre iken Hyalogy nin molekül çapı 5 mikrometredir. Bu kadar küçültülmüş hyaluronik asid molekülünün (Hyalogy), topikal uygulama ile cilt altına ulaştığı kanıtlanmıştır.

Hyalogy’nin formüllerdeki görevi: Yalnızca cilde su tutma özelliği kazandırmanın ötesine geçer. Topikal olarak uygulanan “Hyalogy” tipik olarak cilt altına geçer ve:

Fibroblastlara ulaşarak kollajen üretimini stimüle eder.

Hücreler arası ileti sisteminde görev alarak rejeneratif aktiviteyi hızlandırır.

Matriksde toksik etki yapan metabolik atıkları detoksifiye ederken, glikasyonu azaltıp matriks bütünlüğü destekler. Hyalüronik asid miktarındaki azalma, toksinlerin doku infiltrasyonunu önemli derecede artırır, “büyük bir şehrin atık ürünleri” gibi…

Biostimulasyon ve bağışıklık düzenleyici etkileri vardır.

Antioksidan etkilidir

Vitronektin ve büyüme faktörleri için taşıyıcıdır.

Fibroblast çoğalmasını da CD44 hücreleri sayesinde sitimüle eder.

Sonradan uygulanacak Forlle’d terapi ürünlerinin geçişini artırmak için cilt altında iyonizasyon ve polarizasyon sağlar.

Mikro moleküler iyonize hiyalüronik asit (Hyalogy), saydığımız bu biyolojik etkilerine ek olarak, çok iyi bir nemlendirme sağlar. Hyalogy; cildi hem içten hem de dıştan nemlendirebilmektedir.

Seramidler

Seramidler, cildin stratum korneumunda doğal olarak bulunan elementlerdir ve lipid bariyerinin bakımı ve cildin korunmasından sorumludur. Forlle'd patentli benzersiz düşük moleküler seramid üretim teknolojisi, ciltteki seramidler ile maksimum uyum sağlar.

Doymuş yağ asitleri ve kolesterol ile birlikte seramidler, buharlaşma nedeniyle aşırı su kaybını önleyen ve epidermal tabaka hücrelerini sağlam tutan bir cilt bariyeri oluşturur.

İnsan cildinde bulunan altı tür Seramid vardır. Forlle’d ürünleri, özellikle ergenlik ve yetişkinlik dönemi arasında insan cildinde yaşla birlikte doğal olarak azalan Tip III Seramid içerir ve cilt kalitesini artırmaya yardımcı olur.

Sfingolipidler, kornifiye tabakadaki ana lipid fraksiyonudur. Seramidler kornifiye tabakanın hücrelerarası boşluğunu dolduran çift membran oluşturarak cilt için hidrofobik bir bariyer oluşturur. Seramid-3 insan cildi seramidlerine karşı maksimum tropizme sahiptir; membran yapılarının yenilenmesine katkı sağlar ve cildin geçirgen özelliklerini artırır.

İyonize Mineraller

Forlle’d laboratuvarı, cildin mineral dengesini korumak ve cildi eski haline getirmek için en son teknolojiyi sunarak, temel mineralleri enjeksiyon olmadan cildin derin katmanlarına aktarır. Tüm Forlle'd ürünleri, yalnızca bir nemlendirici değil, aynı zamanda iyonize minerallerin derin cilt katmanlarına benzersiz taşıma sistemi ile taşınmasına yardımcı olan 5 nm'lik boyuta sahip patentli ultra düşük moleküler hyaluronik asit içerir. Ciltteki mineral eksikliği, hücre aktivitesi ve cilt metabolizmasını yavaşlatır, bu da donuk ve sarkık bir cilde ayrıca aşırı hassasiyete, cilt kızarıklığı, göz çevresinde koyu halkalar olarak kendini göstermektedir. Bu nedenle, minerallerin dengesi normal hücresel aktivite ve sağlıklı görünen bir cilt için gereklidir.

Kozmetik endüstrisinde, suda çözünür olan, cilt tarafından kolayca emilen ve diğer aktif bileşenlerin çözünürlüğünü artıran sodyum ve potasyum gibi tek değerli minerallerin kullanılması yaygındır. Ancak mineral dengesini korumak için, suda pratik olarak çözünmeyen kalsiyum ve magnezyum gibi +2 değerlikli diğer mineralleri eklemek önemlidir.

Forlle'd ürünlerindeki düşük moleküler ağırlıklı hyaluronik asit (5 nm), hem tek değerlikli hem de iki değerlikli temel minerallerle (Kalsiyum, Magnezyum, Demir, Çinko, Bakır, Sodyum ve Potasyum) birleştirilir ve bunları cildin derin katmanlarına iletir. Düşük moleküler hyaluronik asidin iyonları iki valansla taşıma yeteneği farklı çalışmalarda gösterilmiştir.

Forlle'd bilim adamları, mineralleri, biyoyararlanımını artırmak için, farklı maya türleri, enzimler, laktik asit bakterileri vb. kullanıp fermantasyon işlemi uygulayarak, kalsiyum asetat, kalsiyum malat, kalsiyum glukonat vb. gibi organik bileşiklerin bir parçası olarak sunar.

Forlle'd ürünleri, aktif maddeleri hücre zarı boyunca taşırken, epidermisin hücrelerini stabilize etmek için gerekli olan Kalsiyum, Magnezyum ve Çinko minerallerini sağlar. İyileşme süreçlerini kontrol eder ve etkinleştirir.

Düşük Moleküler Platin

Hyaluronik Asit

Seramidler

İyonize Mineraller